İlk blogumu 24 Kasım 2011 yılında yazmışım. O zamanlar neyin nasıl yapılacağını bilmediğimden ötürü blogspot altyapısını kullanıyordum. Şansa bakın ki tam da bu sebepten hala yayındaymış bu yazı, az önce baktım da duygulandım. Bundan 3 hafta falan sonra kendi siteme geçiş yapmıştım.

Tabi bu bahsettiğim yazılar Küçük Elma Kurdu bünyesinde yazdıklarım. Tam net tarihi hatırlamamakla birlikte 2012’nin sonlarına doğru mdolmaci.com‘u satın aldığımı hatırlıyorum. Önce kendimi tanıtan bir site yapmıştım burayı, sonra da kişisel bloga çevirmiştim. Sağdan soldan karışık yazıyordum. Lisede kazandığımız mühendislik yarışmasından, Antalya’ya yaptığım seyahate kadar. Çok nadir yazıyor olsam da onlarca yazı olmuştu.

2013-2015 arasında ücretsiz bir WordPress teması seçmiştim. En aktif yazdığım dönemlerde de o tema vardı zaten. Sonra ücretli bir temaya geçiş yapmak istemiştim. Asıl amacım da kişisel blogumu ve kişisel websitemi aynı sistemde buluşturmaktı. Ondan öncelerde blog ve site ayrıydı çünkü. Lakin pek de istediğim tasarımı elde edememiştim bu temada. Beni fazla uğraştırmıştı ve bir kez soğumuştum. Ben soğuyunca da site öylece kaldı.

2016 yılının sonlarına doğru bir türlü beğenemediğim bu siteyi tekrardan düzenlemek için kolları sıvadım. Bu sefer blog kısmını tamamen kaldırmak istedim. Bambaşka bir ücretli tema yükledim. Tahmin edin ne oldu? Eskisinden daha kötü bir hale geldi site. Sanırım çözemediğim bazı teknik problemlerle karşılaşmış olmak da beni ikinci kez üzmüştü. Yani ben toparlamaya çalıştıkça site daha da kötüye gidiyordu. 2017 yılı boyunca tam olarak boş ve anlamsız bir site vardı buralarda.

1 Ocak 2018 itibarı ile yeni yılda yepyeni bir başlangıç yapmak istedim. Aslında yeni yıl olayı tesadüfen denk geldi, ama böyle afili cümleler kullanmak hoş oluyor bazı durumlarda. Kişisel blogumun tüm veri tabanını sildim. Haliyle eski yazılar, yorumlar, sayfalar; kısacası her şey gitti. Ücretsiz bir WordPress teması seçtim ve hali hazırda gördüğünüz siteyi oluşturdum.

Bir adet Hakkımda sayfası koydum yine, ama öyle enteresan bir şeyler yerine düz yazıyı seçtim bu sefer. Sağdan soldan uçan rakamlar, grafikler, şekiller; bunlar görünüşü daha güzel kılsa da konuyu alıp farklı bir yerlere götürüyor gibi hissediyorum. Esas amacından çıkıyor gibi.

Bir de şu an ilk yazısını okuduğunuz blog tarafı var işte. Eski yazıları geri getirme fikri bir kaç kez aklımdan geçtiyse de bu sefer sıfır bir başlangıç yapmak istiyorum. (Güncelleme: Bu yazıyı yazdıktan bir kaç ay sonra dayanamadım ve yedeklerimden kurtarabildiğim eski yazılarımdan bazılarını da orijinal tarihleri ile siteye ekledim.) Umarım bu blog ilerleyen süreçte keyifle okuyabileceğiniz onlarca, yüzlerce, hatta binlerce yazıya ev sahipliği yapar. Hepinize merhaba diyerek bu yazıyı sonlandırıyorum.


Categories: Genel

4 Comments

Didem · January 6, 2018 at 4:59 pm

Blogunuzun yolu açık olsun. Takipteyim..

    Muammer · January 10, 2018 at 8:13 pm

    Teşekkürler 🙂

Rıdvan · January 11, 2018 at 3:53 pm

Eski blog yazılarını arşiv olarak yayınlamayı düşünebilirsin sitende. Hem senin için de referans olarak kalır, tamamen silinmez. Hem de senin ardında bıraktığın bir iz olur, ilk gençlik yıllarındaki yazılarının izi.

    Muammer · January 12, 2018 at 10:13 am

    Aslında eski yazıları da tamamen içeri aktarmayı düşündüm. Ama temiz bir başlangıç yapmak kulağa o an için daha hoş gelmişti. Belki dediğin gibi eski yazılardan bir tutam seçip içe aktarabilirim, eski yıllardan bir iz olsun diye. Teşekkür ederim 🙂

Comments are closed.